Yaşıyor olmanın savaşı

 Yüzümü aynı toprağı görenlerin güneşinde yaktım bir gün.

Elimde değildi

kaçıyordum geride kalışların gölgesinden.

Ve kaçarken; gölgeler ve toprak ve güneş; yaşamak varoldukça,

peşimi hiç bırakmayacaklarını anladım...


Ellerimi nasırlı bir elin arasında kaybettiğim günlerin anısına, 

Sırtıma tanıdık ağrıların girmesine, 

Ve ellerimin kaybolan ellere benzesin diye toprağı;

Hırsla, yorgunlukla, terle

Kimse görmedi belki ama

Biraz özlemle, iki damla gözyaşıyla

Salladım durdum iki gün boyu.


Toprak bizden olan kimseyi es geçmiyor.

Ve görmesini bilene

Anlayış sahibi olana açıyor içini

Toprağın içinde herkese yer var.

Görmesini bilmeyene, anlamayana bile kapamıyor içini...


Bir gül ağacının dibinde

Solgun ve yaprakları zayıf

Dökülmeye yüz tutmuş

Bir gülün son kuruyuşunu izlerken

Son ağırlığını kokusuyla beraber toprağa düşürürken

O ağrılı hafifliğini hissettim içimden.


Toprak kokardı bir adam

Bir diğeri toprağı koklardı.

Biri baba öteki oğul..

Gözlerimi açarken gördüğüm bu iki insan

Gözlerini toprağa vermişlerdi

Güçlerini toprağa

Zamanlarını

Hayatlarını

Ve sanki öteden beri biliyormuşçasına

Ölümlerini de toprağa vermişlerdi..


O gün yüzüm yanarken

Sırtıma ağrılar çökerken

O gün toprak kokarken bedenim

Ellerim nasırlanırken

Durabileceğimi sanıyordum

Anlayabileceğimi.. 

Kaçmaktan, kovalamaktan,

Hırstan, toprağı yaralamaktan, geçmişi; yabancı bir ot gibi üzerime çöreklenen geçmişi, beni aşan,

Benden daha çok büyüyen

Bana zarar veren geçmişten kopacağımı zannediyordum.


Oysa bir heybe gibi geride duran

Oysa birer ağırlık gibi üzerimden geçen zaman, 

İçimde geleceğe bağlı bir iple bu güne sıkı sıkıya bağlamış beni.. 


Geçmişin güzel günlerinden geriye kalan şey, yalnız bir adamın emeği

Yokluk görmüş bir adamın Çoğalmış bir nesli ve ekmeği..

Birinin emeği zayi olmasın diye yaşıyor olmalıyım.

Savaşıyor olmalı...

Yorumlar

Popüler Yayınlar